Küresel Cagda Avrupa

Avrupa toplum modeli Srefah ve sosyal koruma sistemi bircok kisi tarafindan tactaki mücevher olarak görülür. Avrupa toplumlarina, toplumsal uyum ve zayiflarin korunmasi gibi ayirt edici niteliklerini katan sey odur. Ancak son yillarda Avrupa Birligi icindeki pek cok devlette toplum modeli büyük bir baski altina girdi; örnegin issizlik inatla yüksek kalmayi sürdürmekte. Buradan dogan gerilimler, bir bütün olarak Avrupa projesine yönelik memnuniyetsizligi kamcilayarak önerilen yeni Avrupa anayasasinin reddedilmesinde doruguna ulasti.Bu yüzden toplum modeli reformu acil bir meseledir. Ekonomik büyümeyi yeniden canlandirma cabasiyla el ele ilerlemesi gerekiyor. Gectigimiz birkac yilda Avrupada daha zayif performans gösteren devletler, bununla daha etkili bir sekilde basa cikabilmis devletlerden cok sey ögrenebilirler. Ama küresellesmenin etkisi, hizli bicimde artmakta olan kültürel cesitlilik ve degisen demografi dikkate alindiginda daha radikal degisikliklerin üzerinde durulmasi gerekiyor. Yazar, geleneksel refah devletinin yeniden düsünülmesi gerektigini savunuyor. Yasam tarzi degisikligini, refahin anlaminin merkezine tasimamiz gerekiyor. Dahasi cevre sorunlarinin öteki vatandaslik yükümlülükleriyle dogrudan iliskilendirilmesi sart. Bu yeniliklerin de Avrupanin rekabetci konumunun güclendirilmesiyle es zamanli olarak yapilmasi gerekiyor.Bu özgün ve cigir acici kitap, Sag ve Solun Ötesinde, Ücüncü Yol ve Anthony Giddensin son yillarda toplumsal ve siyasi düsünüsü yeniden sekillendirmeye yardimci olan diger eserlerinin yaninda yerini alacaktir.