Karakiz

Dertlerin bol oldugu vatanimda insanlarimiza eski güzel günlerimizi hatirlatacak, genclerimize bizi biz yapan eski degerlerimizi az cok anlatacak ve ülkemizin ve milli degerlerimizin ne kadar essiz, güzel ve anlamli oldugunu; dogadaki her seyin bir mucize oldugunu ve memleketimin dünyanin en yasanasi yer oldugunu sicak hikayeler ile fisildayacak bir kitap olsun istedim.Günümüzde herkesin sosyal medya ile ic ice yasarken kendi öz degerlerini unutup sanal ve soguk bir dünyaya daldiklari su zamanda birazcik da olsa gercek hayat ile ilgili sicak kisa hikayeler ile onlari sikmadan kisa bir an da olsa keyifli okuma zamani yasatabilirim umarim.Simdi dönüp geriye bakinca gecmisime, hic de kolay olmayan bir yasantim varken bile hayatimin manevi olarak ne kadar zengin oldugunu ve ne kadar mutlu ve umutlu bir cocuk ve genc oldugumu hatirliyorum onca olumsuzluk ve zorluga ragmen. Kücük seylerden de mutlu olunabilecegini ve hayatimizda ve dünyadaki binlerce güzelligi günlük hayatimizda her gün görüp hissedebilirsek ne kadar mutlu olabilecegimizi kendimce anlatmaya calistim öykülerimde.Bu kitap insanlara huzur ve umut versin. Birbirimizi farkliliklarimiz ile sevmeyi ve kabul edebilmeyi ve bunun mümkün oldugunu hatirlatsin istedim. Kendi öz degerlerimizi hatirlarsak bunun zaten bizde ve kültürümüzde oldugunu fark etmek hic de zor degil.Anneannemin rengarenk ciceklerle dolu bahcesi gibi dünya. Hepimiz baska renk baska güzellikte bir cicek. Bir araya gelince muhtesem güzel bir bahce.Hayatinizdan umut ve mutluluk eksik olmasin.