Gec Kalan

Herkes kendi kuyusunu kalbinde tasir, biliyordun.Karsisina cikan her seyi yakarak üzerine gelen, sinsice etrafini kusatan bir hayat yangininda korku icinde ne yapacagini düsünürken gördün onu ilk defa. Kacmaktan bitap düsmüs bir haldeyken yüzüne baktin, sana elini uzatti, elini tuttun. Korkutucu simseklerle yüklü gri bulutlarin kusattigi yasakli gökyüzünden elini uzatan asi bir melekti. Yedi kat gögün ötesinden usulca uzandi zarif eli, bulutlarin arasindan, alevlerin arasindan uzandi, yavasca gögsünü yarip, delice carpan kalbine dokundu. Dokundugu yer sizladi. Acik yara. Yalnizlik ve varolus agrisi. Bir aski, bir kadini ve bir mucizeyi yitirmek. Kaybettigi kadini sehrin sokaklarinda, hafizasinin karmasik dehlizlerinde ve kendi icindeki karanlik kuyusunda arayan yalniz bir adam. Bir yandan evini terk eden bir annenin geride biraktigi kapanmaz cocukluk yaralari diger yandan erken vedalasan dostlarin hüznü. Bir terapi koltugundaki sayiklamalar. Gec Kalan; kendine özgü diliyle, edebiyatiyla, güclü duygu dünyasiyla okurlari büyüleyen Tarik Tufanin en siirsel metinlerinden biri. Parcalari tamamladiginizda yüreginizde derin bir iz birakacak sarsici bir eser ve unutamayacaginiz bir arayis hikayesi.